muzicafe
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

BESTE KALENDER

Aşağa gitmek

BESTE KALENDER Empty BESTE KALENDER

Mesaj  Admin Salı Ocak 18, 2011 3:45 pm

Beste Kalender
http://www.bestekalender.com/

Graduate Student
beste.kalender@utoronto.ca
905.828.5334
Fax: 905.569.4850
Office: CCT 4009


Beste Kalender is a first year graduate student in Developmental Psychology at UofT Mississauga. She is interested in music perception and cognition in addition to the development of singing and movement practices. She holds a Bachelor’s degree from the Department of Psychology at Bogazici University, Turkey. Having received several years of training in opera singing at Istanbul State Conservatory, she has a good understanding of Western Classical Music and the development of singing. She has also received individual training on “music and movement techniques to support children development’’. She has given a number of music therapy concerts for children and has spent two years of effort teaching music to autistic children. Beste’s interest in music and child development encouraged her to pursue her passion in research on the Psychology of Music

BESTE KALENDER Beste_10BESTE KALENDER Beste_11BESTE KALENDER Beste_12BESTE KALENDER Beste_13


Toronto'da Genç Bir Opera Yıldızımız Beste Kalender
http://www.bizimanadolu.com/sanat/sanat70.htm
Beste Kalender'in Toronto'daki ilk başrol deneyiminde toplum kendisini yalnız bırakmadı.

CELAL UÇAR

Summer Opera Lyric Theatre'ın 2009 Yaz opera programında bir genç Türk opera sanatçısı, Gioachino Rossini'nin 2 perdelik 'Tancredi Operası'nda Tancredi rolüyle başrolde mezzo soprano olarak 4 ve 8 Ağustos günlerinde seyircilerin karşısına çıktı.

Beste Kalender'i izlemeye Ottava ve Toronto'dan opera aşığı Türk izleyiciler gelmişti. Beste Kalender'i izlemek üzere bir yakını olan Sema Ocakçıoğlu ise Türkiye'den gelmişti. Bu izleyici desteği henüz 10 aydır Kanada'da yaşayan Beste Kalender'e moral oldu.

Beste Kalender tüm diğer rol arkadaşlarını, işini hatasız yapmasıyla, çalışma disipliniyle ve sanatçı duyarlılığıyla kendisine hayran bırakmayı başarmıştı. Yaz Operasının Genel Sanat Yönetmeni Guillermo Silva Marin, perde arasında yanıma gelerek, 'çok profesyonel ve çok mükemmel bir sanatçı. Uzun yıllar birlikte olacağımızı umuyorum' diye konuştu.


Beste Kalender Rossini'nin 'Tancredi' operasının provasında (sağda).

Leyla Gencer'den sonra yeni Opera sanatçısı yıldızımız doğuyor Toronto'da.

Rossini'nin Tancredi Operasında Başrol oynayan genç sanatçı Beste Kalender ile arkadaşımız Celal Uçar bir söyleşi yaptı. Beste Kalender arkadışımızn sorularına şöyle yanıt verdi:

- Sevgili Beste okuyucularımıza sizi tanıtmak isteriz. Ne zaman başladınız? Türkiye ve burada, varsa diğer ülkelerde opera geçmişinizi, bu arada kaç yıldır sahneye çıkmakta olduğunuzu bizlere anlatır mısınız?
- Müziğe aşık bir aileden geliyorum. Babacığım ben daha bebekken bir yandan bankada çalışıp bir yandan da kendi orkestrasıyla akşam programlar yaparmış. Daha üç yaşından beri en zevk aldığım şeylerden biridir, babam gitar çalarken ona eşlik etmek, onunla şarkılar söylemek. Operayla aşka düşmem ise 5-6 yaşlarında oldu. Annemle babam Hikmet Şimşek'in TRT1'de yayınlanan o meşhur Pazar Konseri programını zaman zaman takip ederlerdi. Bir Pazar ekranda kırmızı, kocaman etekli bir elbise giymiş, beş altı yaşlardaki bir kızın gözünde prensese benzeyen bir kadın vardı. Küçük kızın o zamana kadar duyduğu en güzel sesleri çıkarıyordu. Küçük kız önce annesine ve babasına şöyle bir baktı ve ekranı işaret etti: "Ben bu olucam!!!" İşte Beste böyle aşka düştü operayla.

Operayla etkin uğraşım Ankara'da, ilkokul yıllarında başladı. 9 yaşında Kültür Bakanlığı'nın açtığı sınavı kazanıp Prof. Dr. Saadettin Ünal ve eşi Sevim Ünal'ın (Saadettin Bey o dönemde aynı zamanda Gazi Üniversitesi Müzik Bölümü Başkanıydı) şefliğini yaptığı çok sesli çocuk korosunda solist olarak söylemeye başladım. Bir yandan da piyano derslerim devam ediyordu. Derken babam sektör değiştirip bankacılıktan otel yöneticiliğine yöneldi ve Antalya'ya taşındık. Ortaokul yıllarında Ankara Devlet Operası sanatçılarından Huriye Yakar ile şan çalışmalarına başladım. Liseye geçtiğim yıl Antalya Devlet Opera ve Balesi'nin açtığı sınavı kazanarak Yetişkinler Korosu'nda solist olarak görev almaya hak kazandım. Lise sonda İstanbul Devlet Konservatuvarı'nın sınavlarını kazandım ve yarımgün olarak opera bölümüne başladım. Dersler için bulduğum her boşlukta Antalya'dan İstanbul'a gidiyordum. Bir sene kadar Çiçek Kurra Kanter ile şan çalışmalarımı sürdürdüm. Üniversite sınavlarında Boğaziçi Üniversitesi'nden kabul alınca o zamanki şan hocam Ayşe Sezerman Ünel (İstanbul Operası solist sanatçısı ve kendisi de bir Boğaziçi Üniversitesi mezunu) konservatuvarı ve üniversiteyi bir arada yürütmemi önerdi. Kendisi üniversite eğitiminin bana düşünsel anlamda çok faydası olacağını söyledi. Ben de öyle yaptım. Beş senelik üniversite eğitimim boyunca hem iyi bir öğrenci olup psikoloji bölümünü birincilikle bitirdim, hem de gerek yurtdışında, gerek yurt içinde bir çok resitaller verip çeşitli operalarda görev alarak sesimi geliştirmeye, deneyimlerimi artırmaya çalıştım. Ayşe Hanım bu beş yıl içinde bana inanılmaz destek oldu. İki yıl önce Sir Duluth Summer Opera Festival'e kabul edilip Minnesota'da Bizet'in Carmen'i ve Donizetti'nin Lucia di Lamermoor'u olmak üzere, iki operada sahneye çıktım. Bunun dışında Bologna'da gerçekleştirilen uluslararası koro festivalinde de solistlerinden biri olduğum Boğaziçi Üniversitesi Klasik Müzik Korosu'yla yer aldım. Hem üniversitedeki başarım hem de sanat çalışmalarım sayesinde 2008 yılı Boğaziçi Üniversitesi Rektörlük Ödülünü almaya hak kazandım.

- Şu anda neler yapıyorsunuz? Kaç yıldır Kanada'da yaşıyorsunuz?
- Yaklaşık 10 ay önce Toronto Üniversitesi'nden yüksek lisans'a kabul edilerek Kanada'ya geldim. Geldiğimin ertesi günü hızlı bir web taraması ile meşhur Ermeni-Kanadalı İsabel Bayrakdarian'ın ve bir çok Metropolitan operası sanatçısının şan hocalığını yapmış olan Dr. Jean MacPhail'i buldum ve öğretim görevliliğini halen sürdürdüğünü Toronto Üniversitesi Müzik Fakültesi'ne giderek kendisine durumumu ve operaya duyduğum aşkı bizzat anlattım. Beni dinlemeyi kabul etti. Yaklaşık dokuz aydır çalışmalarımı burada kendisiyle sürdürüyorum. Toronto Üniversitesi Psikoloji bölümünde ise Dr. Sandra Trehub ile Müzik Gelişimi üzerine çalışıyoruz.

- Neden psikoloji eğitimi alıyorsunuz?
- Psikoloji eğitiminin hangi meslek grubundan olursa olsun herkese faydası olduğunu düşünüyorum açıkçası. Bahsettiğim kocaman psikoloji kitaplarını açıp okumaktan ziyade, bu sosyal bilimin esası olan bilmek, isteme ve merak etme yetisini kazanmak. İnsanlara daha derin bakabilmek, yargılamaktan çok empati kurabilmek. Psikolojiyi seviyorum; hele bir de çalışmalar insanların müzikle ilgili etkileşimi üzerine olursa. Ben hem genç bir sanatçı, hem de içinde bulunduğu sanatın insanla iletişimini irdeleyen bir araştırmacı olmaktan çok keyif alıyorum açıkçası…

- Kanada'daki geleceğe ilişkin tasarılarınız var mı?
- Önümüzdeki dönem Guillermo Silva-Marin'in genel yönetmenliğini yaptığı Opera in Concert ve Toronto Operetta Theater'da söylemeye başlayacağım. Bunun dışında Eylül ayında üniversitede doktora programıma başlıyorum.

Uzun dönem projelerimde tabii ki Canadian Opera Company'de rol almak var. Deneyimlerimi çoğalttıktan sonra ise şansımı New York'ta denemeyi arzu ediyorum

- Türkiye ile projeleriniz var mı?
- Küçüklüğümden beri en çok arzu ettiğim şey opera alanında ******'ün Türkiye'sini yurtdışında temsil etmek. Aynen Zeynep Oral'ın Leyla Gencer'i tanımladığı gibi olmak istiyorum ben. Operayla uçurumun kenarında, ama başı hep dik ve korkusuz. Umarım gelecekte Türkiye'de güzel bir konser düzenlemesiyle sahneye çıkma imkânım olur.

- Okuyucularımıza iletmek istedikleriniz?
- Bana Kanada'daki ilk başrol deneyimimde gerek gelip beni izleyerek, gerek e-posta yoluyla iyi dileklerini belirterek destek veren herkese teşekkür ederim. Bir sanatçı istediği kadar iyi olsun, bir şarkıcı istediği kadar güzel sesler çıkartsın, destek olmadığı zaman, paylaşacak insanı olmadığı zaman hiç bir şeyin bir manası kalmıyor. Sanat sanatçısıyla olduğu kadar, dinleyeni ve izleyeniyle de değerleniyor. Yarınımız aydın ve sanat dolu olsun efendim.
- Size gazetemizin okuyucuları adına başarılar diliyorum.


Ağustos 2009
Admin
Admin
Admin

Mesaj Sayısı : 2401
Kayıt tarihi : 01/04/08

https://muzicfe.yetkin-forum.com

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Sayfa başına dön


 
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz