RUHUNU SATAN SANATÇI ÜZERİNE

[Admin]

NICLENO



Siyasetin popülist kazanımlar adına sanata, dolayısıyla müziğe el atması, sanatçıyı kendi düşünce doğrultusunda kullanmaya yeltenmesi, bu konuda başarılı da olması sanat adına bir cinayettir. Son zamanlarda mevcut hükümetin ülke sanatçılarıyla böyle bir teşrik-i mesaide bulunması düşündürücüdür. Linkini verdiğim diğer forum sitemdeki yazılara gözatınız.

http://zeka.forumotion.com/tyyatro-opera-bale-f11/ruhunu-satan-sanatcy-t2531.htm

Ama bu durumdan daha beterleri de var. Evrensel Sanatın, bu bağlamda da müziğin, tümden yasaklanması.

Ruslar da Çaykovski'nin müziğini Rus formlarına uymuyor diyerek Rus Beşleri'ne dahil etmemişlerdi.

Oysa müzik ırk, cins, milliyet, dil, din tanımaksızın kalpden kalbe akan, ruha hitapeden bir olgudur. ALESSANDRO MARCELLO D MİNÖR OBUA KONÇERTOSU'ndan etkilenmeyen bir insan ruhu var mıdır acaba yeryüzünde?

Mao'nun 'Kültür Devrimi' diye yıllarca Çin'i dış dünyaya kapaması (neyse ki bunu aştılar), İran'da hala devam edegelen yasaklar böylesi siyasi zorbalıkların ne ölçüye varabileceğinin örnekleridir.

Protest müzik bir dereceye kadar kabul edilebilir. Hatta totaliter yönetimlerde sanatın muhallif tavır alması elzemdir. AMA SANAT GUSTOMUZU ASLA BU TÜR SLOGAN TARZI ŞEYLERLE SINIRLI TUTMAMALIYIZ. Nazi Almanyasında Bramslar, Schubertler yetiştiren bir ulus, marşdan başka bir şey dinlemeyen bir güruh oluvermişti. Hala daha bunun etkisiyle bir şeye benzemeyen varoş Schlanger kültürünün etkisindeler. Şaşmamak mümkün değil bu değişime.

Ülkemizde ise Evrensel Sanata bir yasaklama yok ama 'Mahalle Baskısı' denen durum çok daha vahim. Klasik Batı Müziği, Caz müziği dinliyor, çalıyorsanız neredeyse vatan haini gibi algılanıyorsunuz toplumumuz tarafından. En azından toplum dışına itiliyor, özenti, taklitçi, batı hayranı gibi benzeri sıfatlarla yaftalanıyorsunuz. Sizin en az Arabesk dinleyen veya bağlama çalan biri gibi bu vatanı sevdiğinize ve seve seve canınızı verebileceğinize kimse inanmıyor. Öyle ya, siz GAVUR MÜZİĞİ dinliyorsunuz.

Topluma bu pompalanıyor çünkü. Bilmem kaç yaşından sonra gazeteciliğe başlamış , nüktedan tavrını beğendiğim Aydın Boysan bile katıldığı TV programlarında Operayı gönül rahatlığıyla olumsuzlayabiliyor. Aynı şekilde Sayın Murat Bardakçı'nın tavrı da hiç hoş deği. Müzik bir tamburla asla sınırlandırılamaz. Bizim müziğimiz bu, başka şeye gerek yok diye ortaya çıkan bir tavır, hastalıklı bir tavırdır.